Fıkra dendiği zaman ilk akla Karadeniz gelir. Temel ile Dursun gelir. Olmadı nükteleriyle ünlü Nasrettin Hocamız gelir. Oysa Yozgat insanın da bunları aratmayacak, insanları gülümsetecek bir sürü anısı vardır. Anıları fıkraları aratmaz. Gülümsemeye her insanın ihtiyacı vardır. Benim aklımda kalan kendi Web sayfamda da paylaştığım birkaç yöresel anıları (FIKRALARI) paylaşalım istedim. Yüzünüzden gülümseme eksik olmasın dileğiyle. (http://erhanozkan.com/A_Yozgat_akdagmadeni_ilce_kulturu.asp?id=44&Amenu=3)
Ekmanen Ye...
Yozgat'ta bir gün bir kadın çocuğunu yanına almış tarlaya çalışmaya gitmiş. Başlamış çapa yapmaya. Çok geçmeden çocuk acıkmış. Annesi de tasa süt koymuş, eline de ekmeği vermiş. Çocuk ekmeği süte banarak yemeye başlamış. Tam o sırada delikten bir yılan çıkmış..Sütün kokusunu almış. Çocuğa çaktırmadan başlamış tabaktaki sütü içmeye. Çocuk yılanı fark etmiş ama ses çıkarmamış. Bir süre sonra yılan sütten içmeye devam edince çocuk elindeki kaşıkla yılanın kafasına vurmaya başlamış: "Ekmaaanen ye!!... Ekmaaanen" demiş.
Norecan?
Yozgatlının en büyük özelliklerinden birisi de soruya soruyla karşılık vermektir. Bu özellik bir gazetecinin dikkatini çekmiş. Bir gün yolu Yozgat’a düşmüş. Burada hemşerilerimizden birine ; "Siz neden her soruya, soru ile karşılık veriyorsunuz?" diye sormuş. Hemşerimiz de anında:
"Norecaaan ?" demiş.
Gazın var mı?
Yozgat’ın köylerinden birinde yaşlı teyze hastalanmış, doktora gitmiş. Doktor teyzeyi bir güzel muayene etmiş. Bir taraftan da şikâyetiyle ilgili sorular soruyormuş. En sonunda "Gazın var mı teyze?" demiş. Yaşlı teyze gayet ciddi: "Yok yavrum bizde gaz olmaz amma tavuk cücük çoktur..."demiş.
Dama mı çıkacan ?
Yozgat’ta Ankara Sivas asfalt yol kenarındaki köylerden birinde adamın biri kurutmak için bulgurunu dama sermiş. Gece olunca da havalar sıcak olduğu için yatağı yorganı alıp damda yatmaya karar vermiş. Gecenin ilerleyen vaktinde köyün muzip gençleri yatakla beraber tutup adamı anayol üzerine koymuşlar. Bir müddet sonra bir otobüs gelmiş. Şoför yatan adamı son anda fark etmiş. Fren fren otobüsü zor durdurmuş. Bu sırada fren sesine uyanan amca gözlerini ovuşturup şoföre bakarak: "Zoret daha zoret damamı çıkacaan ?" demiş.
Hiç mi yok.
Şehir merkezinde bir teyze bakkala girmiş. “Yavrum demiş margarin yağ var mı?” diye sormuş. Bakkal da “Yok Teyze” demiş. Teyze üstelemiş;
“Heç mi yok..”
Temmelli mi?
Adamın kaynanası ölmüş. Haber vermekte arkadaşına düşmüş. Cep telefonundan arkadaşını aramış. “Başın sağ olsun. Kaynanan öldü.” Deyince karşıdaki sormuş;
“Temelli mi öldü?”