Burası; Akdağmadeni.
Kır çiçeklerinin ülkesi.
Burası da; Hamaloğlu Mahallesi.
Şurası; top oynadığımız bahçe.
Şurası da; İlkokulumuz Yusuf Ziya.
Ve altımızda terimizle sulanmış topraklar.
İşte burasıdır benim çocukluğumu,
Kaybettiğim sokaklar.
Annelerimiz kalkıp sabahın serinliğinde,
Önce sulayıp süpürürlerdi sokağı.
Karışırdı toprak kokusu çiçek kokularına.
Ve kuşlar korosu başlardı icrasına.
Bu sokak oyun parkımızdı.
Kızlar; çizgi oynar, ip atlar
Erkeklerse; bazan kıf-kıf, bazen söbe,
Bazan dalya yada sülenke oynardı.
Karışırdı biribirine kahkahalar.
İşte burasıdır benim çocukluğumu,
Kaybettiğim sokaklar.
Bir büyük geçecekse sokaktan,
Bırakılıp oyun herkes çekilirdi iki yana.
Geçen büyük ne kadar ciddi görünmeye çalışsa da,
Okunurdu memnuniyeti gözlerinden.
Ve hatta sevgi dolu sözlerinden.
Her mevsimin oyunu vardı.
Her oyunun başkadır tadı.
Sonbaharda sırıktan yapılmış ayakçaklar,
Odundan yapılmış topaçlar.
Kış mevsiminde ise birbiriyle yarışan kızaklar.
İşte burasıdır benim çocukluğumu,
Kaybettiğim sokaklar.
Firdevs Hala nın dokuz çocuğu vardı.
Nazike Halanın sa yedi Gülten ablanın iki.
Nuran ablanın dört. Binnaz hala nın altı
Biz ise beş kardeştik.
Çevreden gelenleri saymıyorum.
Çocuk kaynardı sokağımız.
Ve inanın, hiç kimseye vermezdik zarar.
İşte burasıdır benim çocukluğumu,
Kaybettiğim sokaklar.
Nuran ablanın şarkılarını duyuyorum.
Nazike hala nın makine sesini kulaklarımda.
Annem her zamanki gibi elinde elişi.
Gülten ablanın tatlı gülümsemesi ni görüyorum.
Kulaklarım çınlıyor çocuk sesinden.
Ve fırlayıp çıkıyorum çocukça hevesimden.
Koşup okulun bahçesine,
İlk durak girişteki armut ağacının altı.
İkincisi Şubeninin cevizinden düşenler.
Son durak, Yaşar beyin köpüyü geçip
Ve Papaz ın Bağında kargaların getirdiği cevizler.
Onlar da vardı şimdi hiç bulamadığımız tatlar.
İşte burasıdır benim çocukluğumu,
Kaybettiğim sokaklar.
Santral binası terk edilmiş, havuz boşalmış.
Bizim sokak genişletilmiş ve asfalt olmuş.
Evler küçülmüş kabuğuna çekilmiş ve küskün.
Her an devrilecek gibi, yorgun ve bitkin ağaçlar.
Sanki terk edilmiş gibi evler sokaklar.
Kaybolan güzellikleri arıyor gözlerim.
Eski arkadaşlar, eski komşular, eski oyunlar.
Oysa şimdi bomboş kalmış yollar.
Ne köşe başında sohbet eden kadınlar kalmış,
Ne de oynayan çocuklardan yükselen şen kahkahalar.
İşte burasıdır benim çocukluğumu,
Kaybettiğim sokaklar.
Gören varsa söylesin, bulan varsa getirsin
Benden çok şey götürdü yıllar
Hey dotlar, arkadaşlar
İşte burasıdır benim çocukluğumu,
Kaybettiğim sokaklar.
İlhan ALTUN
Kaleminize sağlık ilhan abi
Harika duygular animsattiniz
Selamlar